Ahi Çelebi Camii, Eminönü’nde Üsküdar-Kadıköy motor iskelesinin hemen yanında küçücük bir cami. Yıllarca bakımsızlıktan harap hale gelip neredeyse denize kaymışken geçtiğimiz yıllarda restarasyonu yapılarak tekrar ihya edildi. Hergün yanından milyonlarca insanın geçmesine rağmen bu güzelim caminin hikayesini çok az insan bilir. Öyleki tüm gezginlerin yolculuğa çıkmadan önce gelip iki rekat namaz kıldıktan sonra yol duası etmesi gereken bir yer olacak kadar önemlidir.
Neden diye soracak olursanız seyyahların piri Evliya Çelebi’nin meşhur duası “Seyahat ya Rasulullah” burada söylenmiştir.
Ahi Çelebi Camii, Fatih Sultan Mehmet döneminde hekimbaşı olarak görev yapan Ahi Ahmet Çelebi tarafından yaptırılmış. Meydana gelen gelen iki yangından sonra Mimar Sinan tarafından yeniden inşa edilmiş. Evliya Çelebi seyahatnamesinde camiyi ”helal para ile yapılmış cami” olarak anlatır.
Evliya Çelebi’nin anlatımına göre, İstanbul’daki evinde uykuyla uyanıklık arasındaki rüyasında kendisini bu camide görür. O sırada cami nurlu bir cemaatle dolar. Yanına oturan kişiye kim olduğunu sorar. Kendisi Sahabeden Sa’d bin Ebi Vakkas’tır.
– Ey Evliya Çelebi, Birazdan buraya bütün peygamberlerin ruhları, bütün sahabe, bütün alimlerin ruhları gelecek en sonunda Peygamber Efendimiz, torunları Hazreti Hasan, Hazreti Hüseyin, Ehlibeyt ve Oniki İmam bu camiye gelip sabah namazı kıldırıp gidecek” der.
Hz.Peygamber camiye teşrif ettikten sonra Hz.Bilal-i Habeşi ile beraber kamet getirip müezzinlik yapar. Hz.Peygamber sabah namazının farzını kıldırdıktan sonra Evliya Çelebi Kur’an Kerim okur.
Daha sonra Evliya Çelebi büyük bir heyecan içinde; ağlayarak Peygamberimiz (s.a.v)’in elini öper ve “Şefaat Ya Rasulullah” diyecek yerde Peygamber Efendimiz (s.a.v)’in heybetinden ve güzelliğinden dolayı dil sürçmesi olur “Seyahat ya Resulallah!” der. Bu dil sürçmesi Resulullah (s.a.v)’in çok hoşuna gitmiştir; tebessüm ederek: “Şefaat ettim, sıhhat ve selâmetle seyahat eyle! Fâtiha!” buyurur.
Sadece Sa’d ibni Ebi Vakkas (r.a) durur ve belinden sadağını çıkarıp Evliya Çelebi’nin beline kuşattıktan sonra şu öğütleri verir: “Yürü korkusuzca gaza eyle ve Allahın hıfzında (korumasında) ol. Sana müjde olsun ki, bu mecliste ne kadar mübarek ruhlarla görüşüp elini öptünse, cümlesini ziyaret etmek müyesser olur. Dünyayı gezen benzersiz gezen tek seyyahı olursun. Gezip dolaştığın memleketleri, kaleleri, ilginç ve garip eserleri, oraya ait olan meşhur yiyecek, içecek, giyecekleri anlatan bir eser yaz. Dünyada ve ahret de benim oğlum ol. Ekmek ve tuz hakkını gözet. Sadık bir yâr ol. Yaramaz kişilerle yâr olma. İyilerde iyilik öğren!”
Sa’d ibni Ebi Vakkas (r.a) bu öğütleri verdikten sonra, Ahi Çelebi Camii’nden çıkıp giderken Evliya Çelebi’ye “Önce bizim İstanbulcuğumuzu yaz!” dedi.
Bizde yıllardır bu duaya mazhar olmak için Çelebi’nin izinde
gezip dururuz . Şimdi Evliya’ya huşu içinde bir Fatiha okuma zamanı.
Bu dünyada görmek istediğin değişiklik ol Hindistan'ın kuruluşunun zeminini hazırlayan Mahatma Gandhi'nin barış yanlısı yaşamı…
Hep çok seyahat eden adamların arasına giriyordum, çünkü biliyordum ki aradıklarımı görecek ve hatırlayacak olan…
Rosa Adası Rose Adası Cumhuriyeti, 1968 yılında İtalyan mühendis Giorgio Rosa'nın Adriyatik Denizi'nde kendi inşa…
Sivas Kartalca Köyü Elbeyli Kartalca Köyü, Sivas'a bağlı küçük bir köy. Dedelerimin köyü. Ancak yıllarca…
Yedigöllerde Sonbahar Yedigöller, Türkiye'de sonbaharın en güzel yaşandığı yerlerinde başında gelir. Rengarenk ağaçları ile masalsı…
https://www.youtube.com/watch?v=ZOlWrrZc1fo SJCAM 4000 aksiyon kamerası uygun fiyatına göre oldukça yüksek performansı ile dikkat çeken bir…