İstanbul

Şehrin Haylazları Martılar

“Martılar ki sokak çocuklarıdır denizin” der Can Yücel. Şairin bu şiirini okumadan önce “Şehrin Haylazları Martılar” başlığı atmıştım fotoğrafıma bir vakitler. Neşesidir martılar İstanbul’un çocuklar gibi. İstanbul’un silueti denildiğinde camiler, kuleler, köprülerle birlikte sayılacak simgelerden birisidir.

Martısız bir İstanbul düşünülebilir mi? Bir İstanbul fotoğrafı düşünün martıların olmadığı yavan gelir insana. Köşesinden bir yerden bir anda fırlayacaktır sanki. Galata Kulesi yalnız hisseder kendini martılar olmadan. Hele ki Kız Kulesi. Hayat küser martı seslerini duymasa. Martılara simit atılmadan yapılan vapur yolculuklarının ne anlamı vardır. Sevmem bu yüzden deniz otobüslerini denizle martılara engel oluşturduklarından. Tiz seslerini duyacağım onların ben. Uzaktan elimdeki simiti gördüklerine bir anda yaptıkları hamlede az da olsa korkacağım parmaklarımı ısırmalarından. İstanbul’da yaşamasaydım İzmir’de yaşarım derim her zaman. Vapurları martıları vardır çünkü özlemimi giderebileceğim. Havalar soğudu mu daha bir yakınlaşır insanlara keratalar. Karlı havalarda suyun yüzeyini yatak yaparlar.  Seyir terasları bile vardır bizi izledikleri. Mendirekler. Sıra sıra dizilir gelip geçen vapurları seyrederler. Asil bir kuştur Martılar. Açtı mı kanatlarını boylu boyunca tüm heybeti ile uçarlar. Romantik gün batımlarının vazgeçilmezidir martılar.

Hiç bir İstanbul şairi yoktur ki martıları şiirlerinde misafir etmesin. Ya başlığına yani baş köşeye oturtmuşlardır ya da satır aralarında ama en can alıcı noktasına. İstanbul’a hasretin ideolojisi yoktur. Necip Fazıl’da Nazım Hikmet’te İstanbul’a hasretlerini martılarla anlatmışlardır. Nazım, “Sen mutluluğun resmini yapabilir misin Abidin” derken bile martılarla selam yollamıştır İstanbul’a. Abidin Dino’da  martıların kanatlarına takarak iletmiştir mesajını. Kitaplar yazılır , oyunlar oynanır martılar üzerine. Var mıdır  başka bir kuş bu kadar ilgi gören. Belki bülbül ama o da masallar da bir tek. Bir de şarkılar vardır insanı martının kanadına bindirip boğazın üstünde uçuran.

Martılar Ah Eder Çırparlar Kanat 

Güfte  : Nazım Hikmet

Beste : Mesut Cemil

Solist  : Vedat Çetinkaya

Makam : Hicaz

Fatih Yıldız

Recent Posts

Gandhi’den Yaşam Dersleri

Bu dünyada görmek istediğin değişiklik ol Hindistan'ın kuruluşunun zeminini hazırlayan Mahatma Gandhi'nin barış yanlısı yaşamı…

2 gün ago

Bir Kuzey Macerası - Jack London

Hep çok seyahat eden adamların arasına giriyordum, çünkü biliyordum ki aradıklarımı görecek ve hatırlayacak olan…

2 sene ago

Rose Adası Cumhuriyeti

Rosa Adası Rose Adası Cumhuriyeti, 1968 yılında İtalyan mühendis Giorgio Rosa'nın Adriyatik Denizi'nde kendi inşa…

3 sene ago

Elbeyli Kartalca Köyü : Atalarımın İzinde

Sivas Kartalca Köyü Elbeyli Kartalca Köyü, Sivas'a bağlı küçük bir köy. Dedelerimin köyü. Ancak yıllarca…

4 sene ago

Yedigöller Sonbaharın Çığlığı

Yedigöllerde Sonbahar Yedigöller, Türkiye'de sonbaharın en güzel yaşandığı yerlerinde başında gelir. Rengarenk ağaçları ile masalsı…

4 sene ago

SJCAM 4000 Aksiyon Kamerası Sualtı Çekimleri

https://www.youtube.com/watch?v=ZOlWrrZc1fo SJCAM 4000 aksiyon kamerası uygun fiyatına göre oldukça yüksek performansı ile dikkat çeken bir…

4 sene ago